Cebinizden beş kuruş çıkmayacak denilen Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli ile yapılan dev projelere ödenen paraların, yapım maliyetlerini aştığı ve şirketlerin kârını katladığı iddia ediliyor. CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, bu projelerin bütçeden ayrılan kaynaklarla müteahhitlere aktarıldığını belirtiyor.
Sarıgül, asgari ücretliye, emekliye ve memura ayrılmayan bütçenin, bu projelerin müteahhitlerinin cebine gittiğini vurguluyor. “85 milyonun hakkını 85 kişiye pay eden iktidar, vatandaşa sabır derken, yandaşa çatır çatır dolar ve Euro ödüyor” şeklinde açıklamalarda bulunuyor.
Sarıgül, YİD projelerinde sözleşmelerin şirketlerin talepleri doğrultusunda yapıldığını ifade ediyor. Firmaların kredilerine Hazine garantisi verildiğini ve geçiş ücretlerinde de dolar ve Euro garantisi sağlandığını belirtiyor. Bu durum, kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığını sorgulatıyor.
“YİD projelerinde, yolcu ve araç garantisi de veriliyor” diyen Sarıgül, bu projelerin maliyetlerinin ve ödemelerinin nasıl şekillendiğini eleştiriyor. Kamu kaynaklarının bu şekilde kullanılmasının, toplumun genel çıkarlarına aykırı olduğunu savunuyor.
Sarıgül, Osmangazi Köprüsü üzerinden gerçekleşen ödemeleri örneklendiriyor. Bu köprünün 1 Temmuz 2016’da hizmete açıldığını ve maliyetinin 1 milyar 400 milyon dolar olduğunu belirtiyor. Geçtiğimiz 8.5 yılda tutmayan geçiş garantileri için şirkete 4 milyar 210 milyon dolar ödendiğini ifade ediyor.
“İşletmeci firma maliyetinin neredeyse 4 katı kazandı” diyen Sarıgül, bu durumun kamu kaynaklarının israfı anlamına geldiğini vurguluyor. Bu tür projelerin, toplumun genel yararına hizmet etmediğini dile getiriyor.
Çanakkale Köprüsü’ne yapılan ödemeleri de aktaran Sarıgül, köprünün maliyetinin 1 milyar 750 milyon Euro olduğunu belirtiyor. 2022 yılında hizmete açılan köprü için işletmeci firmaya ödenen garanti ödeme tutarının 700 milyon Euro’yu bulduğunu ifade ediyor.
“Firma 2034 yılına kadar işletmeye devam edecek” diyen Sarıgül, geçiş ücretinin 20 Euro’nun üzerinde olduğunu belirtiyor. Gerçekleşen zamlarla sözleşmedeki ücret arasındaki farkın kapatılmasına rağmen, köprü için garanti edilen araç sayısının 5’te 1’inin sağlanması nedeniyle milyonlarca Euro ödenmeye devam edeceğini vurguluyor.