Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, tutuklanmasının ardından cezaevinden el yazısıyla mektup yazıp gönderdi. Özdağ, 'halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme' suçlamasıyla tutuklandı. Mektubunda yaşadığı süreci detaylandırarak hukuksuzluk iddialarında bulundu.
Ümit Özdağ, tutuklanmasının ardından Silivri Cezaevi'ne götürüldü. Hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, Kayseri'deki olaylarla ilgili paylaşımları nedeniyle tutuklandığı belirtildi. Özdağ, savunmasında Kayseri'de 'Eve dönün çağrısı' yaptığını ifade etti.
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şehirlioğlu, Özdağ'ın mektubunu Sözcü TV'de Uğur Dündar'a teslim etti. Mektubunda, tutuklanma sürecinin hukuksuz olduğunu vurguladı. Özdağ, Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla Ankara'da tutuklandığını belirtti.
Özdağ, cezaevinde geçirdiği süreyi anlattı. Mektubunda, İstanbul'a 150 kilometrelik hızla getirildiğini ve geceyi İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde geçirdiğini ifade etti. Genç polislerin kendisine bir battaniye verdiklerini ancak zor koşullarda bekletildiğini belirtti.
Sabah saat 10.00'da Çağlayan Adliyesi'ne gideceği söylenmesine rağmen saat 13.30'da götürüldüğünü aktardı. Özdağ, Cumhurbaşkanına hakaret suçu işlemediğinin anlaşıldığını, bu nedenle yeni bir dosya oluşturmak için Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nden rapor istendiğini belirtti.
Özdağ, 2020, 2021 ve 2022 yıllarında attığı mesajların Kayseri olaylarıyla irtibatlandırılarak tutuklandığını savundu. Bu durumun, hukuk cinayeti olduğunu ifade etti. Özdağ, tutuklanmasının amacının Zafer Partisi'ni susturmak olduğunu öne sürdü.
Özdağ, mektubunda, “Amaç Ümit Özdağ ve Zafer Partisi'ni susturmaktır. Ümit Özdağ ve Zafer Partisi susunca Öcalan'ı serbest bırakmak daha kolay olacaktır diye düşünüyorlar.” ifadelerine yer verdi. Bu durum, siyasi bir baskı olarak değerlendirildi.