İstanbul Depreminin Nedeni: ABD Gemisi İddiaları Yalanlandı

İstanbul Depreminin Nedeni: ABD Gemisi İddiaları Yalanlandı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), sosyal medyada yayılan 'İstanbul'daki depreme ABD gemisi neden oldu' iddialarını yalanladı. DMM, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Açıklamada, 'Gemi veya HAARP sistemiyle bir depremin tetiklenebilmesi' yönündeki iddiaların bilimsel bir karşılığı bulunmamaktadır.

Açıklamada, iddialara konu olan fotoğrafların, Amerika Birleşik Devletleri Donanması'na ait USS Nitze gemisine ait olduğu ve bu fotoğrafların 2023 yılında kaydedildiği ifade edildi. Ayrıca, bahse konu geminin yakın bir zamanda denizlerde herhangi bir faaliyet icra etmediği vurgulandı.

Depremlerin Gerçek Nedenleri

Depremler, yer kabuğundaki fay hatlarında biriken enerjinin aniden açığa çıkmasıyla meydana gelir. DMM, fayın belli bir noktasında artan gerilimin, fayın iki tarafındaki blokları harekete geçirecek düzeye ulaşması halinde kırılmanın meydana geldiğini açıkladı. Bu süreç, doğanın kendi dinamikleriyle gerçekleşir ve insan yapımı sistemlerin bu sürece etkisi yoktur.

Biriken enerjinin serbest kalarak sismik dalgalar şeklinde yayıldığı belirtilmiştir. DMM, depremlerin doğrudan yer kabuğundaki doğal süreçlerin çok büyük jeolojik kuvvetlerin sonucunda oluştuğunu ifade etti. Bu nedenle, depremlerin nedenleri bilimsel olarak açıklanabilirken, komplo teorileri gerçeği yansıtmaz.

HAARP ve Bilimsel Gerçekler

Yüksek Frekanslı Etkin Kutup Işıkları Araştırma Programı (HAARP), yüksek frekanslı radyo dalgaları kullanarak iyonosferi incelemek amacıyla kurulmuş bir araştırma programıdır. DMM, mevcut bilimsel verilerin ve bilim dünyasının genel görüşünün, bir gemi veya HAARP sisteminin depremlere neden olacak kadar büyük bir enerji üretmesinin mümkün olmadığı yönünde olduğunu belirtti.

Açıklamada, dayanağı bulunmayan asılsız komplo teorilerine itibar edilmemesi gerektiği vurgulandı. Bilimsel veriler, depremlerin doğal süreçler sonucu oluştuğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu tür asılsız iddialar, kamuoyunu yanıltma potansiyeline sahiptir ve bu nedenle dikkatle ele alınmalıdır.