2023 Türkiye AR-GE ve İnovasyon Raporu'na göre, savunma sanayisi kamu AR-GE harcamalarının en yüksek payını alarak yüzde 43 ile lider konumda. SER Akademi, raporun detaylarını açıklayan Genel Müdür Ömer Özdinç, Türkiye'deki AR-GE ve inovasyon faaliyetlerinin gelişimini vurguladı. Özdinç, yüksek teknoloji ve yazılım sektörlerinde özel sektörün artan katma değer üretimine dikkat çekti.
Ömer Özdinç, 2023 itibarıyla kamu AR-GE harcamalarının toplamı içindeki payını en çok artıran sektörün yüzde 43 ile savunma sanayisi olduğunu belirtti. Kamu AR-GE yatırımlarının yüzde 167 oranında arttığını ifade eden Özdinç, bu artışın Türkiye'nin inovasyon kapasitesine olumlu katkı sağladığını vurguladı. Savunma sanayisi, Türkiye'nin stratejik hedefleri doğrultusunda önemli bir rol oynamaktadır.
Özdinç, savunma sanayisini tarım ve yeryüzünün keşfi alanlarının izlediğini belirtti. Yükseköğretim harcamalarının kamu ve ticari kesime kıyasla daha az arttığına dikkat çekti. Bu durum, Türkiye'nin AR-GE harcamalarının bölgesel dağılımında Batı Anadolu'nun (Ankara-Konya) öne çıkmasına neden oldu.
2023'te Türkiye'de AR-GE çalışanlarının sayısının 400 bine yaklaştığını ifade eden Özdinç, özel sektördeki AR-GE çalışanlarının yüzde 8,8 artış göstererek 207 bine ulaştığını belirtti. Kamu sektöründeki araştırmacı sayısının ise yüzde 7 düştüğünü vurguladı. Bu durum, Türkiye'nin AR-GE alanındaki insan kaynağının gelişimi açısından önemli bir gösterge olarak değerlendirilmektedir.
Özdinç, imalat sektöründe en çok artışın havacılıkta görüldüğünü belirterek, bu sektörü 'Türk inovasyon sisteminin parlayan yıldızı' olarak tanımladı. İmalat sektöründeki bu gelişmeler, Türkiye'nin uluslararası rekabet gücünü artırma potansiyeline işaret etmektedir.
Teknoparklardaki firma sayısının 10 bini, istihdam sayısının ise 100 bini geçtiğini belirten Özdinç, bu bölgelerde ihracat tutarının yıllık yüzde 67 artışla 2 milyar dolara yükseldiğini vurguladı. Türkiye'nin Küresel İnovasyon Endeksi'ndeki sıralamasının yükselmesi, AR-GE ve inovasyon sistemindeki yapısal dönüşümün bir sonucu olarak değerlendirilmektedir.
Özdinç, imalat sektörünün ihracatının arttığını, ancak şirket karlılık oranında değişim yaşanmadığını ifade etti. Yüksek teknoloji sektörünün diğer teknoloji birimlerine göre yavaşlamadan en az etkilenen alan olduğunun altını çizdi. Bu durum, Türkiye'nin yüksek teknoloji alanındaki potansiyelini ortaya koymaktadır.
Yüksek teknoloji sektöründe firma sayısının yüzde 8 arttığını, cironun ise dolar bazında yüzde 7 düştüğünü ifade eden Özdinç, Türkiye'nin araştırmacı sayısı açısından OECD ülkeleri içindeki yerine de dikkat çekti. AR-GE tam zaman eşdeğeri (TZE) personel sayısında Türkiye, 8. sırada yer alırken, son bir yıllık artışta Estonya'nın ardından ikinci sırayı aldı.
Özdinç, yazılım sektöründe KOBİ'lerin önemli bir yer tuttuğunu belirtti. KOBİ'ler, 206 milyar lira ciroyla, sektördeki toplam gelirin yüzde 63'ünü, istihdamın da yüzde 76'sını oluşturdu. Mikro KOBİ'ler, sektörün 4'te 1'ini istihdam ederken, yüksek teknoloji sektörlerinde KOBİ'lerin toplam gelirin sadece yüzde 17'sini ürettiği görülmektedir.